ÇOCUĞUN İHMAL VE İSTİSMARI
İnsanoğlunun en önemli özelliği ilişkiler kurabilme ve bunu sürdürebilmektir. Bu ilişkiler yaşamda kalabilmeyi, öğrenmeyi, çalışabilmeyi ve üretebilmeyi sağlamak için koşulsuz gereklidir.
İhmal ve istismar ya da çocuğun kötüye kullanımı toplumsal bir sorundur. Hiçbir birey, disiplin yada kurum tek başına ihmal ve istismarı önleme bilgi ve beceri açısından yeterli değildir.Bu nedenle toplumlar, aile, okul ve ilgili tüm kurum ve kuruluşları kapsayacak koruma programları geliştirmek durumundadır.Koruma programlarının kültüre, kültürün değer yargılarına, örf ve adetlerine duyarlı bir biçimde hazırlanması gerekmektedir.
Genel olarak bakıldığında, birçok çocuk yaşamını sağlıklı ve güvenilir ortamlarda geçirmektedir. Özellikle ana-babalar çocuklarına bilerek ve isteyerek zarar vermezler. İstismarın birçok etmenin bileşimi sonucu ortaya çıktığını biliyoruz. Tüm bunlara karşın, her gün belki de her saat dünyanın herhangi bir yerinde bir çocuk ihmal ya da istismar ile karşı karşıya kalmaktadır. Ancak, ihmal ve istismar bir yazgı değildir. Gerekli koşullar yerine getirilirse önlenebilmektedir. Bu koşullardan biri, belki de en önemlisi, çocuğun yüksek menfaatlerini korumak adına, onun temel gereksinimlerine duyarlı olmak, aileyi ve toplumda çocuk için önemli olan kişi, kurum ve kuruluşları ihmal ve istismar konusunda bilgilendirmektir.
ÇOCUĞUN KÖTÜYE KULLANIMI
Çocuğun kötüye kullanımı dört ana başlık altında toplanabilir
- İhmal
- Fiziksel istismar
- Duygusal istismar
- Cinsel İstismar
İHMAL VE İSTİSMARIN NEDENLERİ
1. SOSYOLOJİK NEDENLER
Ekonomik Nedenler
Yeterli Sosyal Desteğin Olmaması
Çocuk Yetiştirme Biçimleri
Medya
Madde Bağımlılığı
2. PSİKOLOJİK NEDENLER
- Bağlanma Kuramı
- Ailedeki Ruhsal Hastalıklar
- Ailedeki Sosyal Becerilerin ve
- iletişimin Zayıf Olması
- Çocuğa İlişkin Özellikler
- (Doğuştan engeli ya da kronik hastalığı olan çocuklar)
I. İHMAL
Çocuğun ihmali çocuğun kötüye kullanımının en yaygın şeklidir ve "barınak, yiyecek, giyecek, eğitim, denetim, sevgi, tıbbi bakım gibi onun fiziksel, bilişsel ve duygusal yetilerinin gelişimi için gerekli olan gereksinimlerinin karşılanmaması ve yaşa uygun olan bakımın verilmemesi' olarak tanımlanır.
İHMALİN FİZİKSEL GÖSTERGELERİ
Yeteri Derecede Denetlenmeme
Yalnız bırakılmaması gereken yaşta olan bir çocuğun normalden uzun bir süre yalnız bırakılması, Evin içinde ya da dışarıda olası tehlikelerden çocuğun korunmaması Sık sık kazaya uğrama, Uygun olmayan kişilerin bakımına bırakılması: Örneğin kendinden sadece bir iki yaş büyük başka bir çocuğun ya da çocuğa göz kulak olamayacak bir yetişkinin (bir alkoliğin, çok yaşlı birinin) bakımına bırakılması
- Çocuğun terk edilmesi
- Çocuğun evden kovulması
- Evden kaçan bir çocuğun yeniden eve kabul edilmemesi
Eğitimin Aksaması
Çocuğun okula gitme yaşı geldiği halde okula kaydedilmemesi
Kız çocuk olduğu için okula kaydedilmemesi
Çocuğun okul devamsızlığına göz yumulması
Geçerli bir neden olmadığı halde ailenin okul toplantılarına katılmaması
Çağrıldıkları halde okula gitmemesi
Çocuk hakkındaki soruların yanıtlanmaması ya da bilinmemesi
Özel eğitime gereksinim duyan çocuğun bu eğitimi almasının engellenmesi
Tıbbi Bakım Sağlık ve Hijyen Koşullarının Yerine Getirilmemesi
Ekonomik açıdan koşullar elverdiği ve gereksinim duyulduğu halde çocuğun tıbbi bakımının yerine getirilmemesi ya da ertelenmesi;
Eksik ve kötü beslenme; çocuğun yaşıtlarına göre kilosunun çok düşük olması, çocuğun sürekli yiyecek çalma ya da istifleme davranışı göstermesi, sağlıklı büyümesi için gerekli ya da uygun besinlerin verilmemesi
Çocuğun aşırı derecede pis ve bakımsız olması;ciltte hijyenin yeterli derecede sağlanamamasından doğan yaralar, kaşıntılar
Çocuğun mevsime göre giydirilmemesi
Güvenli ya da uygun olmayan yerlerde barınma
İHMALİN DAVRANIŞSAL GÖSTERGELERİ
Çocuğun konuşmasına izin verilmemesi; konuşurken lafının ağzına tıkılması ya da söylediklerinin umursanmaması, Çocuğun aşırı uçta davranışlar sergilemesi: bir an alışılmışın dışında saldırgan ve yıkıcıyken diğer bir an aşırı derecede pasif ve içekapanık olması ya da altını ıslatma, parmak emme gibi regresif davranışlar sergilemesi
Çocuğun en küçük hatayı ya da kazayı –bir şey dökmek, kırmak gibi- ailesine söylemekten korkması
Gelişimsel gecikmeler: Görünen bir fiziksel neden olmaksızın konuşma, motor ve duyuşsal becerilerde ciddi düzeyde gecikmeler, yetersiz beslenme ve uyaran eksikliğine bağlı olarak zihinsel gelişme geriliği
- Uyaran eksikliğine bağlı olarak iletişim kurmada güçlük
- Öğrenme güçlüğü
- Sevgi ve ilgi açlığı
- Madde kullanımı: çocuğun alkol, sigara ya da uyuşturucu gibi maddeleri kullanmasına göz yumulması
- Yukarıda tanımlanan göstergelerin değerlendirilmesinde iki nokta mutlaka dikkate alınmalıdır.
1. Göstergelerin sürekliliği: Bir çocuğun ihmal edildiğini söyleyebilmek için bu göstergelerin uzun bir zaman dilimi içinde tekrar tekrar gözlenmesi ; diğer bir deyişle süreklilik taşıması gerekmektedir.
2. Sosyo-ekonomik faktörler : İhmal göstergelerinin ailenin sosyo-ekonomik düzeyi dikkate alınarak değerlendirilmesi; maddi açıdan olanakların elvermemesi ile ihmalin karıştırılmaması gerekmektedir. İhmal vakalarında koşullar elverdiği halde ya da elverdiği ölçüde çocuğun fiziksel, duygusal ve tıbbi bakımının uygun bir biçimde yerine getirilmemesi söz konusudur.
II. FİZİKSEL İSTİSMAR
Fiziksel istismar, istismarın en iyi tanımlanan şeklidir ve "Bir kaza olmaksızın fiziksel travma ya da yaralanmalarla sonuçlanan herhangi bir davranış biçimi' olarak tanımlanır,
Fiziksel istismar yaralanmaları
- Çimdikleme
- Isırma
- Vurma
- Tekmeleme
- Yakma
- Ağzı kapatarak boğmaya teşebbüs etme
- Şiddetli bir şekilde sarsma
- Herhangi bir şekilde çocuğun bedenine zarar verme.
Bu yaralanmaların bir kısmı çocuk oyun oynarken kaza ile olmuş olabilir; ancak yaraların yeri, yaralanmanın sıklığı, fiziksel istismardan şüphelenmeye yönlendirmelidir.
Her yıl binlerce çocuğun ebeveynleri yada yakın akrabaları tarafından fiziksel olarak istismar edildiği tahmin edilmektedir. Bu çocukların arasında ciddi şekilde yaralananlar ve hatta yaşamını yitirenler olduğu söylenmektedir. Fiziksel istismarın yol açtığı duygusal travmanın , fiziksel yaralar kadar çabuk iyileşmediği de bilinmektedir. Duygusal zararın etkisi genellikle ergenlikte ya da daha sonra fiziksel olarak istismar edilen pek çok çocuğun istismar edilen bir ebeveyn olduğunda ortaya çıktığıdır.
Fiziksel İstismarın Sonuçları
Kısa Dönemde Görülenler
Morluklar, yaralar, kırıklar
Uzun Dönemde Görülenler
Düşük benlik saygısı
Saldırgan, yıkıcı, bazen yasal olmayan davranışlar
Öfke ve intikam duyguları
Başkalarına güvenme ve başkalarını sevme becerisinde yoksunluk. Yeni ilişkilere girmeye korkma
Pasif ya da içe kapanma davranışlar
- Kaygı, korku
- Kabuslar
- Okul sorunları ve başarısızlık
- Mutsuzluk ya da depresyon
- Madde Bağımlılığı
- Evden Kaçma
ANNE BABALARIN BİLMESİ GEREKENLER
Çocuklar, yetişkinlerin bakımına ve korunmasına muhtaçtırlar ve hiçbir şekilde fiziksel istismara maruz kalmamaları gerekmektedir.
Ne yaparsa yapsın, hiçbir çocuk dövülmeyi ya da istismar edilmeyi hak etmez ve bu tür davranıştan öğrenebileceği hiçbir olumlu ders yoktur. Çocuğun öğrenebileceği tek şey, bunun bir sorun çözme yolu olduğudur.
Çocuklar doğruyu, yanlışı ebeveynlerini taklit ederek bulurlar. Eğer siz ona vurursanız, o da başka birine vurmanın yanlış olmadığını düşünecektir.
Pek çok yetişkin, bunu terbiye vermenin bir yolu olarak görse de fiziksel ceza çocuğa zarar verir ve ciddi hasarlara yol açabilir.Şiddet çatışma yaratır.
III. DUYGUSAL İSTİSMAR
" Sistemli bir şekilde çocuğun aşağılanması ya da görmezlikten gelinmesi gibi , onun sağlıklı duygusal gelişimini ve benlik saygısını ciddi bir biçimde etkileyen davranış kalıpları olarak" tanımlanır.
Duygusal istismar en sık görülen ancak en zor tanımlanabilen bir istismar biçimidir. Tanımlanması çok zor olduğundan bizlerin her olumsuz ebeveyn tutum ve davranışını bu kategorinin altına almamaya özen göstermemiz gerekmektedir. Zaman zaman ebeveynlerin kontrollerini kaybedip çocuklarına kırıcı sözler sarf ettikleri, onların ilgiye gereksinim duydukları zamanda bunu görmezden geldikleri ya da istemeden onları incittikleri anlar olur. Bu nedenle duygusal istismarın tek bir olayla sınırlı olmadığını tekrarlayan ve sürekliliğini koruyan
- Hakaret etme,
- Tehdit etme,
- Aşağılama,
- İzole etme ve/veya karşısındaki kişiyi kontrol etme
gibi davranışlardan oluşan bir örüntü olduğunu anlamak çok önemlidir.Duygusal istismar, yalnız görülebileceği gibi ihmal, fiziksel istismar ve cinsel istismar gibi tüm istismar türlerine eşlik eder.
DUYGUSAL İSTİSMARIN TÜRLERİ
- Reddetme
- Aşağılama
- Umursamama
- Yıldırma
- Yoksun bırakma
- Davranış bozuklukları sergilemesine göz yumma
DUYGUSAL İSTİSMARIN OLASI GÖSTERGELERİ
ÇOCUKLARDA |
YETİŞKİNLERDE |
Depresyon |
Depresyon |
Geri Çekilme |
Geri Çekilme |
Düşük benlik saygısı |
Düşük benlik saygısı |
Yüksek kaygı düzeyi |
Yüksek kaygı düzeyi |
Korku dolu olma |
Korku dolu olma |
Fiziksel, ruhsal ve duygusal gelişimde gecikmeler |
Utanç ve suçluluk duyguları |
Saldırganlık |
Sık sık ağlama |
Kendine zarar verici davranışlar |
Kendini suçlama, kendini değersiz görme |
Duygusal değişkenlik |
Aşırı derecede utangaç, pasif ya da itaatkar olma |
Uyku bozuklukları |
Sosyal izolasyon |
Tıbbi temeli olmayan fiziksel şikayetler |
Tıbbi bakım almayı erteleme ya da reddetme |
Yaşa ve gelişime uygun olmayan davranışlar |
Kendisine bakan kişi ya da akraba etraftayken huzursuz ya da sinirli olma |
Aşırı derecede utangaç, pasif ya da itaatkar olma |
İntihar teşebbüsü ya da intihardan söz etme |
İntihar girişimleri ya da intihardan söz etme |
Madde Bağımlılığı |
Aşırı derece bağımlı olma |
Göz kontağından kaçma |
Olması gerekenden daha az başarılı olma |
Bilinen ya da şüphelenilen diğer istismar türlerinin de olması |
Güvenememe |
|
Çalma |
|
Bilinen ya da şüphelenilen diğer istismar türlerinin de olması |
|
DUYGUSAL İSTİSMARIN ETKİLERİ
Duygusal istismar gözle görülür yaralar açmaz, ancak genellikle benlik saygısına bundan çok daha fazla zarar verir. Duygusal istismar, etkileri sonradan ortaya çıkan izler bırakır.
Duygusal istismar kişinin varlığına, benlik saygısına bir saldırıdır. Bu nedenle duygusal istismarın verdiği acı istismarın bitmesiyle son bulmaz. Çünkü istismar edilen kişi , bu iletileri içselleştirir. Kişi kendini önemsiz, değersiz, güvenilmez, duygusal açıdan bağımlı, hiç kimseyi hak etmeyen ve sevilmeye layık olmayan biri olarak görebilir ve sanki gerçekten kötüymüş gibi, cezalandırılmayı ve suçlanmayı hak ettiğini düşünebilir.
Duygusal istismara maruz kalan kişi içe kapanabilir, intiharı düşünebilir. Kaygılı yada depresif bir hale gelebilirler. Sık sık iş değiştirme, uyku bozuklukları, kompülsif davranışlar, panik atak, obsesyonlar, fobiler, kendine zarar veren davranışlar ya da aşırı derecede riskli davranışlar görülebilir.
Çocuklarda ise, duygusal istismar konuşma bozukluklarına, fiziksel zihinsel, ve/veya duygusal gelişimde gecikmelere, bağımlılığa yol açabilir. Düşük benlik saygısı, içe kapanma, yıkıcı davranışlar (yangın çıkarma ya da hayvanlara eziyet etme ...) gibi davranışlar görülebilir. Çocuğun başkalarıyla gerçek ilişkiler kurma becerisi ciddi bir biçimde yara alabilir. Duygusal olarak istismar edilen pek çok çocuk yaşam boyu başkalarının onayının (-ki kendileri bunu sevgi olarak adlandırırlar) peşinden koşabilirler. Onlar bu 'sevgiyi' o kadar çok isterler ki ve bunu hak etmediklerine o kadar emindirler ki, yakın ilişkide istismara çok açık bir hale gelebilirler.
Bütün çocukların kabul edilmeye, sevgiye, cesaretlendirilmeye, disipline, tutarlılığa ve yaptıkları olumlu şeylerin görülmesine gereksinimleri vardır. Duygusal istismara maruz kalan çocuklar genellikle kendilerinde bir eksiklik olduğu düşüncesiyle büyürler ve kendileri ebeveyn olduklarında kendi çocuklarına karşı aynı tutum ve davranış içine girebilirler.
IV. CİNSEL İSTİSMAR
Cinsel istismar, duygusal ve bilişsel olgunluğa erişmemiş çocuk ve gencin tam olarak anlayamadıkları, bilerek onaylamadıkları, sosyal tabuları ve aile içi kuralları çiğneyen eylemlere karıştırılmasıdır. Başka bir anlatışla, çocuğun bir erişkin cinsel gereksinim ya da isteklerinin doyumu için cinsel nesne olarak kullanılması yada kullanılmasına göz yumulmasıdır. Çocuğun, ailenin bir bireyi ya da bireyleri tarafından cinsel amaçlar uğruna kullanılmasına ise ensest –aile içi sevi- denmektedir.
Cinsel istismarda en temel öğe, yetişkinin gücünü kullanarak, bir çocuğun gereksinimlerini yok sayarak ya da yadsıyarak kendi doyumu için çocuğu kötüye kullanmasıdır.İstismara uğramış bazı çocuklar, sanki içlerinde –ta derinden bir şeylerin bozulduğunu, parçalandığını hissettiklerini – dile getirmektedirler.
Cinsel istismarı gerçekleştiren kişi, erkek ya da kadın, bir yabancı ya da bir aile dostu, bir komşu ya da yakın bir akraba gibi bildiği ve güvendiği bir kişi olabilir.
CİNSEL İSTİSMARIN KAPSAMINA GİREN DAVRANIŞLAR
Dokunmanın Olmadığı İstismar Davranışları
Dokumanın Olduğu İstismar Davranışları
Cinsel Birleşmenin Olduğu İstismar Davranışları
CİNSEL İSTİSMARIN DUYGUSAL VE DEVRANIŞSAL GÖSTERGELERİ
KÜÇÜK ÇOCUKLARDA |
Hiperaktivite |
Aşırı talepkar olma |
Mutsuzluk, kaygı, ağlama |
Aşırı derecede itaatkar olma |
Hiçbir şeye ilgi göstermeme, sanki rüya aleminde yaşama |
Diğer çocuklara ya da oyuncaklara karşı cinsel içerikli davranışlarda bulunma ve öfkeli, saldırgan ya da kontrolcü bir biçimde davranma |
Davranışlarda gerileme, parmak emme, yatak ıslatma gibi |
Cinsel organıyla çok fazla meşgul olma |
Kendisine bakan kişinin eteğine yapışma ya da aşırı bağımlı bir hale gelme |
Uyku bozuklukları; kabuslar, yatağa girmekten korkma, çığlık atarak uyanma, fobiler, |
İştahta değişiklik |
Daha önce tanıdığı bir kişiyle yalnız kalmaya aşırı tepki gösterme |
Evin belli bir bölümünden , belli bir kişiden ya da cinsiyette olan biriyle yalnız kalmaktan korkma |
Ortada görünen bir neden olmaksızın bir akrabanın ya da arkadaşın evine gitmeyi reddetme |
Yabancılara karşı aşırı derecede yakınlık gösterme |
Yaşıyla orantılı olmayan cinsel davranışlar, oyunlar ya da konuşmalar sergileme, cinsel içerikli resimler çizme, |
Fiziksel bir neden olmaksızın baş ağrısından, mide bulantısından şikayet etme, |
Ani huy değişikliklerinin olması |
Okul başarısının gerilemesi |
Dikkate yoğunlaştıramama |
Akranlarıyla ilişkilerin bozulması ya da arkadaş edinmede zorluklar |
Zayıf benlik imajı ve benlik saygısının olmaması |
Sosyal etkinliklere katılmada gönülsüzlük |
Başkalarına güvenememe |
DAHA BÜYÜK ÇOCUKLARDA |
Arkadaş ilişkilerinin bozulması |
Okul başarısının gerilemesi |
Dikkati yoğunlaştıramama |
Okuldan kaçma |
İçe kapanma |
Fizyolojik nedeni olmayan baş ağrıları, mide bulantıları |
İnsanlara güvenememe |
Hiçbir şeyden keyif alamama |
Depresyon |
İntihar düşünceleri ya da girişimleri |
Kendine zarar verici davranışlar içine girme |
Madde ya da alkol bağımlılığı |
Kişisel bakımın ihmal edilmesi |
Zayıf benlik algısı ve benlik saygısının olmaması |
Yeme ve uyku bozuklukları |
Saldırgan bir biçimde davranma |
Cinselliğe, hamileliğe ya da cinsel yolla bulaşan hastalıklara karşı ani ve aşırı ilgi |
Cinsel içerikli davranışlarda bulunma |
ÇOCUKLARDA NORMAL CİNSEL GELİŞİM DAVRANIŞLARI
CİNSEL İSTİSMARIN ETKİLERİ
· DUYGUSAL TEPKİLER Aldatılmışlık, Kızgınlık, Utanç, Korku, Güçsüzlük,Çaresizlik, Kendini Suçlama, Suçluluk Güvensizlik, Kaygı, Kendi duygu ve algılarına güvenememe, Duygusal açıdan kendini kapama, Kendine ilişkin olumlu yanları görememe, Düşük benlik saygısı, Mükemmeliyetçilik, Sevgi verme ve almada zorluk, Ne olduğuna ve istismarcıya ilişkin karmaşık duygular, Kirlenmişlik hissi, Başına gelenlerden gizlice zevk aldığından dolayı endişelenme,İyiymiş gibi görünme
İLİŞKİ PROBLEMLERİ "hayır" diyememe, Başkalarına güvenememe,Kendini ve/veya başkalarını idealize etme ya da değerinden az görme,, Kendini izole etme ya da aşırı bağımlı bir hale gelme
· İNANÇLARIN SARSILMASI İstismarın her türü, özellikle de cinsel istismar, çocuğun ya da ergenin yaşamını sürdürebilmesi, sağlıklı gelişebilmesi ve ilişkiler kurabilmesi için gerekli olan inançlarını sarsar.